Başkanımız Aydın Kayaer'in eğitimci konuğu olarak düzenlenen "Etkili İletişimde İkna Sanatı, Takım Çalışması ve Motivasyon" konulu hizmet içi eğitim programı, 30 Kasım Perşembe günü gerçekleştirildi.
5 Aralık 2023 | 17:50

İdari ve Mali İşler Daire Başkanımız Aydın Kayaer'in eğitimci konuğu rehberliğinde düzenlenen, “Etkili İletişimde İkna Sanatı, Takım Çalışması ve Motivasyon” konulu hizmet içi eğitim programı 30 Kasım Perşembe günü Zoom ve YouTube platformları üzerinden çevrim içi olarak gerçekleştirildi. Programın açılış konuşmasını yapan Eğitim Şube Müdürü Ayça Tunçay, 88’inci hizmet içi eğitim programını düzenlemenin büyük gururunu yaşadıklarını ifade etti. Üniversitemiz akademik ve idari personeli arasında hız kesmeden farkındalık oluşturmaya devam edeceklerini dile getiren Ayça Tunçay, programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek sözlerini tamamladı.

Aydın Kayaer, eğitime şu sözleriyle başladı: “Güçlü Türkiye'nin akademik hayatına yön veren, Gazi Üniversitesi'nin sevgili Rektörü, üst yönetim, değerli hazirun ve YouTube’dan bizleri takip eden izleyiciler, sizi en kalbi duygularımla selamlıyorum. Geçmişte ve gelecekte yaşananları ayıran ve şu anki zamanı anlamamızı sağlayan bir şeye dikkat etmemiz gerektiğini ifade etmek istiyorum. Geçmişi bilmek güzel bir şeydir, ancak dijital çağın son döneminde, eski ve modern kavramları anlamak, genç neslin bilgisi ve zekasıyla başa çıkmak önemli bir durumdur. Bu eğitimde, iletişimde sadece etkili olmasının ötesinde, aynı zamanda doğru, açık ve net bir şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğine vurgu yapıyorum. Bu eğitimde güvenin neden önemli olduğunu, ikna kavramının temelini oluşturan konuları ve motivasyonun rolünü ele alacağız.”

Aydın Kayaer, açılış konuşmasında katılımcılara eğitimde onları neler beklediklerini paylaştıktan sonra, eğitime şu sözleriyle devam etti; “İş hayatında başarının yüzde 85’i doğru iletişime dayanır. Kusurların yüzde 75’i iletişim eksikliğinden kaynaklanır, kayıpların yüzde 80’i ise kötü iletişim nedeniyledir. Etkili bir iletişim için açık ve doğru mesajı vermek, saygı duymak, göz teması kurmak ve karşılıklı iletişim kurmak önemlidir. Sözsüz iletişim, yüz yüze iletişimde kullanılan mimikler, jestler, ses tonlamaları ve vurgular, sözlü iletişimi çok etkili şekilde destekliyor ve pekiştiriyor.”

İş hayatında başarının büyük bir kısmının doğru iletişime dayandığını dile getiren Kayaer, sözlerine şu ifadelerle devam etti: “İkna nedir? ikna, bilgi çağının en geçerli sermayesi, günümüzün en kilit kelimelerinden, altın anahtarlarından biri, hayatın olmazsa olmazlarından biridir. Çünkü ikna, hayatımızın her alanında, her anında, her yerde sürdürülebilir bir yaşam tarzının olmasını sağlar. İyi bir yaşam ve kaliteli bir yaşam için başarılı olmak, duygularını ve düşüncelerini etkili bir biçimde ifade etmek, içsel bir erdem oluşturmak gereklidir. İkna etme yeteneğine sahip olmak, kesinlikle mucizevi bir nitelik değildir. Başarılı ilişkilerde, bireyin kendisini sunum sanatında nasıl ifade ettiği, iletişim kurma şekli, insanların kendisini ne kadar anladığı, anlaşıldığı ve ne kadar etkileyici olduğu, son derece kritik bir öneme sahiptir. Duygusal yakınlık, ikna sürecinde hayati bir faktör olarak öne çıkar. İnsanların birbirlerinin duygu ve düşüncelerine karşılık vermesi, ikna etme sürecini mantıksal bir temelden daha hızlı bir şekilde gerçekleştirmelerine olanak tanır. Genellikle, veriler, olgular ve teoriler soğuk bir mantık içerirken, duygular sıcak ve motivasyon doludur. Bu nedenle, ikna etmenin dili duygularla kurulur, mantıkla değil. Doğru duygularla ifade edildiğinde, mantıksal engeller aşılır ve ikna süreci kolaylaşır. Aynı duyguları paylaşmak, zorlu koşullarda bile insanları birbirine yaklaştırır."

En büyük etki ve önemi olan kavramlardan biri olan motivasyon, hepimizin az çok çaba sarf ettiği bir konudur. Müzik dinleyerek, şiir okuyarak, oyun oynayarak veya sadece bir nefes alarak motivasyonumuzu artırmaya çalışırız. Bu çabaların amacı sadece kendimizi tatmin etmektir. Peki, motivasyon yöntemleri var mıdır? Tabii ki vardır. İnsanlar için iç ve dış motivasyon arasında bir denge bulunur. Bireylerin hedefleri, niyetleri, biyolojik ve psikolojik ihtiyaçları, kendini güvende hissetme dürtüsü, risk alma kapasitesi, merak gibi kişisel faktörler iç motivasyona katkıda bulunur. Diğer yandan, toplumun ve ailenin beklentileri, ödül ve cezalar, öğretim modelleri, arkadaş ortamının etkisi ve çevresel faktörler dış motivasyonu etkiler.

Kararlılık, insan için en önemli varoluşsal özelliklerden biridir ve aynı zamanda en değerli niteliklerden biridir. Bir hedef belirlemek, bahaneleri bir kenara bırakmak, ödülü hedefe ulaşıldıktan sonra almak, zorluklara karşı direnç göstermek ve planlı programlı bir şekilde ilerlemek, motivasyonumuzu artırmanın temel unsurlarını oluşturur. Ancak var olan motivasyonumuzu düşürme noktasında bakış açımızda kararsızlık da etkili olabilir. Mesela, bir şeyi sevmemek, ulaşamadığımız bir hedefle ilgili umutsuzluğa düşmek veya görünmeyen yüzü görememek gibi durumlar, motivasyonumuzu azaltabilir. Gündelik yaşamda karşılaştığımız süreçler devam ettiği sürece, motivasyonumuzu artırmak veya azaltmak elimizdedir. Hayatın en kötü noktalarından biri, başarısızlık, hedefsizlik ve buz dağının öbür yüzünü görmemekten kaynaklanır. Bu durumda, asla  motivasyonumuzu sağlayamayız.

Sayın Kayaer, eğitimin kapanışında Üniversitemizin 97. Yılında 97 eğitim düzenleyerek büyük bir hizmet sergileyen Eğitim Şube Müdürlüğüne tebriklerini ileterek sözlerini tamamladı.

Eğitimin tamamını izlemek için tıklayınız.

 
 
    
     
background image